Herhalde az biraz Euroleague takip eden basketbolseverlerin zevkten 4 köşe
olduğu bir seriyle karşı karşıyayız. Avrupa’nın zirvesinde iki elit takım kıran
kırana bir mücadele veriyor, öyle bir mücadele ki bu üç maç sonunda skor farkı
sadece 5 sayı. Maçların ne kadar başa baş geçtiğinin en net göstergesi bu
istatistik.
Aslında bu maçlar bir seri olmaktan ziyade, basketbol felsefesinin sahaya
yansıması diyebiliriz. En kritik bir hata bu tarz maçlarda galibi belirliyor
zaten neredeyse kusursuza yakın bir mücadele var sahada. Panathinaikos maça çok
hızlı girdi. İlk periyot skoru 20-10 Pana lehineydi. Barcelona resmen dondu ilk
periyotta. Böylesine hücum potansiyeli yüksek bir takım Pana’nın yaptığı savunmayı
bir türlü çözemedi. Hücum tıkandı. Pana cephesinde ise müthiş adam, mükemmel
lider ve zeki insan Dimitris Diamantidis önderliğinde hunharca Barçanın üzerine
gitti.
İşler ikinci çeyrekte de çok fazla değişmedi aslında. Sadece iki takımın da
savunması biraz düşünce Barça 19, Pana ise 18 sayı üretti ve devreyi 9 sayı
önde kapattı. Bu 9 sayı o kadar şaşırtıcı ki, böylesine yakın geçen bir maçta
20 sayılık bir farka karşılık geliyor.
Barcelona üçüncü çeyreğe fırtına gibi girdi. Alan savunmasıyla Panathinaikos’u
şaşırtmayı, afallatmayı ve en önemlisi durdurmayı başardılar. Hücumda ise,
2.18m’lik dev uzunu Tomic ile sayılar bulup yavaş yavaş farkı eritmeye
başladılar. Hücumlar sırasında en dikkat çeken şey ise, Barcelona’nın en büyük
kozunun olduğu pota altına daha rahat top indirebilmeye başlaması ve pota
altında nereden hücum ediliyorsa tam ters yönde köşeye bir şutör yerleştirerek
savunma gömüldüğünde topun köşeye gönderilmesi ve orada 1 fake veya penetrenin
ardında kolay sayılar bulmaya başlamasıydı. Öyle ki, Panathinaikos’un ilk
periyotta 10 sayı öne fırlaması gibi Barcelona 3. çeyrekte 22-12’lik seriyle
farkı kapayıp 1 sayı önde girdi son çeyreğe.
"Örümcek Adam" |
Son çeyrekler için, büyük oyuncularla yıldız oyuncuların ayrılacağı,
sorumluluk alabilenle alamayan korkakların gözler önüne serileceği ve en
önemlisi galibin belirleneceği 10’dklık süre dilimi desek yanlış olmaz. İşte
burada Panathinaikos’un elinde öyle bir kozu var ki sadece bu adama şapka
çıkartılır; Dimitris Diamantidis, namı değer “Örümcek Adam”. Öyle bir lider ki
onu öne çıkaran şey son periyotta attığı iki tane çok ama çok kritik üç sayı
atışı değil. Onun parkede olması tüm takımı 2 seviye yukarı çıkarıyor, her pozisyonda
hata yapan oyuncuya ilk azarı o kayıyor sonrasında tekrar maça odaklanması için
motive ediyor, hücumda tüm dikkati üstüne çekerek arkadaşlarına boş şut veya
kolay turnike imkânı sağlıyor, savunmada rakibin yıldızını tutuyor bu adam. Daha ne yapsın değil mi? Belki, en
önemli yaptığı şey, onun oyuna damga vuran bir hareketinden sonra Panathinaikos’un
inanılmaz ateşli taraftarının közünün tazelenmesi ve alev alması olarak
anlatabiliriz. Resmen salonda bir anda ses patlaması oluyor, seyirci hemen
oyuna giriyor. Sonuç olarak, bu tarzda bir oyuncunuz varsa son periyotlardan
çekinmezsiniz; aksine rakip üzerinde psikolojik baskı kurar onları strese
sokarsınız. İşte Pana Barcelona’daki 2. ve dünkü maçta aynen bunu yaptı.
Öyle ki, maçın en kritik anlarında, şutu olmayan bir oyun kurucunun ne kadar
küçük düşebileceğine tanıklık ettik. Victor Sada. Çoğu oyun kurucunun sahip
olmadığı atletizme sahip iken ve sıradan bir oyuncunun sahip olduğu şut
yeteneğini bulundurmuyor. İki pozisyon, ki böyle bir maçta olamayacak şekilde, boş
kalmasına rağmen resmen topu potaya a-ta-ma-dı. Maçı 0/2 iki sayı 0/3 üç sayı
yüzdesiyle -5 index puanıyla tamamladı. Navarro’yu aramak zorunda kaldı nitekim
hücum hüsranla sonuçlandı. Resmen komedi izledik. Navarro demişken Yunan
taraftarların İspanyol oyuncuların faul pozisyonlarında aşırı reaksiyon
göstermeleri ve abartmalarından dolayı sevmediği isimlerin başında geliyor.
Ama o da büyük bir oyuncu olduğu için, baskından etkilenmeyip 17 sayıyla maçın
en skoreri oldu ve 18 index puanıyla oynadı ancak mağlubiyeti engelleyemedi.
Bu maçla ilgili yazacak çok şey var, o yüzden yazdıkça yazası geliyor
insanın ama şimdilik burada bitirelim. Basketbolseverleri bu inanılmaz seriyi
izlemeye davet ediyor ve basketbol adına yapılan doğruları dikkatle
gözlemlemelerini tavsiye ediyorum.
Mert
Yücetepe
http://www.euroleague.net/main/results/showgame?gamecode=243&seasoncode=E2012#!boxscore