Galatasaray Medical Park bildiğiniz
üzere Euroleague arenasına sezonun en başında; ön elemeleri aşarak girdi. Bu
zorlu süreçte bütçe olarak Avrupa’nın en dar bütçelerinden birine sahipti.
Böyle durumlarda takımlar ya sahaya ortak bir yürek ve belirli bir oyun
anlayışı koyacak; ya da olsun zaten ön elemeyi geçtik artık Euroleauge’de ilk
tur maçlarını yapıp sezon içine-lige- konsantre olalım diyecekler.
Aslında her şey çok daha güzel
olabilirdi Galatasaray Medical Park için. Top 16 turuna Anadolu Efes
yenilgisiyle başladılar. O yenilginin olmaması halinde şu anda Play-off turuna
yükselecekti temsilcimiz. Ancak ne yazık ki olmadı.
Kaderleri son maçta belli olacaktı;
nitekim çok zor bir deplasmana çıkacaklardı. Bütün hafta boyunca kuşkusuz bu
maç için hazırlanıldı ve taktik çalışmalar yapıldı. Oyuncular ekstra motive
oldular ve gerçektende istediler. Peki, maç içinde ne oldu?
Olympiacos Piraeus maça 7-0’lık bir seriyle
başladı. Bu öyle bir soğuk duş etkisi yarattı ki Galatasaray Medical Park hafifte olsa
afalladı. İşte burada tüm sezon boyunca takımın tam anlamıyla lideri (hem
savunma-hem hücum) sahne aldı. Jamon-Alfred Lucas ya da bizim diyişimizle GORDON. Takımı adına tüm
sezon boyunca hiçbir sorumluluktan kaçmadı. Hep rakip takımın en önemli skor
opsiyonu olan oyuncuyu tuttu, bununla da yetinmedi hücumda büyük sorumluluklar
aldı. İlk periyotta 10 sayılık farkı yakalayan Olympiacos Piraeus belki de maçı
ilk periyotta kazandı. Maç içinde geri dönüşlerde olsa Olympiacos Piraeus hiç
bir şekilde Galatasaray Medical Park’ın öne geçmesine maçı tam anlamıyla domine
etmesine izin vermedi. Bunda 3. Periyotta Gordon’un talihsiz bir sakatlık
yaşaması da etken oldu -ayrıca Ender Aslan’ın da maç içinde ayağına kramp
girmesi sonucu verimli olamadı ve sakat sakat oynadı-. Sonuç olarak maçı
Olympiacos Piraeus daha az hata yaparak ve hak ederek kazandı.
Olympiacos Piraeus kazandı ancak burada
Spanoulis’ten bahsetmezsek olmaz. Takımı ne zaman sıkışsa ona başvurdu. O da hiçbir
zaman geri adım atmadı. Özellikle perdelemeleri o kadar iyi kullanıyor ki ya
devrilen oyuncuya mükemmel bir zamanlama ve yükseklikte alley-oop pası veriyor
ya da perde arasında geçip turnikeyi bırakıyor ve ya sağa sola kayarak üçlüğü
gönderiyor. Zaten istatistiklerine bakarsak 13te 8 saha içi isabet oranı ve 4te
1 serbest atış isabetiyle 20 sayı 8assist 4 top çalma ve toplamda 27 oyuncu
verimliliğiyle oynadı. Çok üst düzey bir Euroleague oyuncusu olduğunu bir kez
daha basketbol severlere gösterdi.
Ben bu maç öncesi Laka Lakovic’ten çok
ümitliydim. 12 sayılık bir katkı da verdi ancak uzun yıllar sonucu oluşan
tecrübesini sahaya yansıtamadı; öyle anlarda öyle hatalar yaptı ki belki de
mağlubiyette Olympiakos’un ekmeğine yağ sürdü.
Galatasaray Medical Park artık önüne
daha net bir şekilde bakmalı. Bu sene Avrupa Ligi’nin sürpriz takımı oldular ve
Avrupa Ligi’nde başarıyla oynayabileceklerini gösterdiler. Ancak seneye bu
takıma iyi bir 5 numara ve skorer guard alınmalı.
Bizlere bu büyük çoşkuyu ve sevinci
sene boyunca yaşattığı için kendilerine teşekkür ederiz. Umarım seneye de aynı
başarıyı göstererek Türk takımlarının da artık Avrupa Ligi’nde 3 takım ile
temsil edilmesine katkıda bulunurlar.
mertmelo
Karşılaşmanın
İstatistikleri
http://www.euroleague.net/main/results/showgame?clubcode=GAL&gamecode=161
Tebrikler Mert ilk blog tecrüben olmasına rağmen çok başarılı bir yazı olmuş...
YanıtlaSil