İlk
önce Beşiktaş Milangaz’ın Euroleague’de gruplara direk katılma hakkını elde
ettiğini belirtelim ve maça geçelim. Aslında maç için yazacak ilk şey, Anadolu
Efes’in geçen maça oranla daha iyi bir basketbol oynaması ve rakibini ilk
yarıdan baskı altına alması diyebiliriz. Beşiktaş Milangaz gelen bu baskıya ilk
yarıda çok fazla top kaybı yaparak yardımcı olunca oyun Anadolu Efes’in
kontrolünde gitti.
İlk
yarı boyunca hep başa baş bir mücadele oldu. Anadolu Efes her pozisyonda
ortalığı karıştırmaya çalışıp toplar kapmaya çalıştı ve kaptıklarını da
değerlendirmeyi bildi. Bir önceki yazımda “lisede böyle basketbol oynanmıyor”
demiştim. O ilk maçın atmosferinde kurtulmuş gibiydiler. Ancak oyuna Zoran
Erceg’in girmesiyle işler biraz değişti. Beşiktaş daha rahat sayı buldu ve
hızlı hücumlarda seçenekleri arttı. İlk yarı bu kötü oyuna rağmen sadece 1 sayı
ile Anadolu Efes lehine sonuçlandı.
Ben tam
bu sırada aşağıda görmüş olduğunuz tweeti attım. Bunun olacağını biliyordum, yani
Beşiktaş Milangaz’ın kazanacağını biliyordum. Sene boyunca birçok maçta böyle
durumlarda oynadılar. Çoğundan galibiyetle döndüler çünkü roller belli, taşlar
yerine oturmuş durumda, herkes ne yapcağını biliyor ve en önemlisi başta çok
deneyimli ve neyi nasıl yapacağını bilen bir koç var. Zaten bunların yanında
bir de lider oyuncunuz varsa son toplar, son dakikalar eziyetten meziyete adeta
gövde gösterisine dönüşüyor. Bu takımda David Hawkins gerçek bir lider ancak şu
playofflarda gördük ki yalnız değil. Carlos Arroyo performansını giderek
artırdı ve takımı gerçekten çok iyi yönetmeye başladı. Hatta Ermal Kurtoğlu’nun
kendisine yaptığı sert bir faulden sonra da oyundan düşüp bire birle ceza
kesmek yerine; ısrarla rakibinin üstüne gitti. Sorumluluk aldı. Gerçekten
böylesi iki oyuncuya sahip olmak çok büyük bir şans.
İkinci yarıda maç yine aynı şekilde gitti. Tecrübe ve takım olabilme ön plana çıktı. Bu maçta Beşiktaş adına bir kahraman daha vardı ki onunda adı Ersin Dağlı(Erwin Dudley). Ribaundlarda, ortada kalan toplarda kısacası işin mücadele kısmında hep bu adamı gördük maç boyunca. Gerçekten çok isteyerek oynadı. Aslında Anadolu Efes yönetimine de mesaj veriyordu. “Ben bir çırpıda kulüpten gönderilecek oyunculardan değilim” diyordu ve bunu sahadaki performansıyla gösteriyordu.
Son
çeyrekte Hawkins oyuna gerçekten ağırlığını koydu. Çaldığı toplar o kadar
kritik anlarda geldi ki rakibi çaresi bıraktı; kendi takımını rahatlattı. Son
dakikalarda yaptığı hücum ribaundı ile de maçı kazandırdı. Gerçekten seneye bu
takımın kimin üzerine inşa edileceği şimdiden belli.
Artık
2-0 önde olan Beşiktaş Milangaz kendi sahasında (Abdi İpekçi’de) kendi
taraftarının önünde oynayacak. Bu durumdan Anadolu Efes’in toparlanıp geri
gelmesi çok zor görünüyor ancak bunu yapabilecek potansiyele de sahip olduğunu
herkes biliyor. Ancak Beşiktaş Milangaz’ın oyun sistemini bozmadıkça
kazanmalarının imkânı yok. 2 maç gösterdi ki Anadolu Efes kaos ortamından başka
bir şey üretmeye geçmesi lazım ancak işleri çok zor. Oturmuş bir “gerçek”
takıma karşı oynuyorlar. Beşiktaş Milangaz içinse; kendi evinde Kupayı kaldırma
şansları var ve bu fırsatı tepmek istemedikleri aşikar. Pazar günü çok kritik
bir maç olacak. Beşiktaş kazanırsa Anadolu Efes’i süpürerek şampiyon olur.
Anadolu Efes’in kazanması durumunda ise “acaba?” denir.
Mert Yücetepe
Karşılaşmanın
İstatistikleri:
Türkiye Basketbol Ligleri Resmi Sitesi:
http://www.tbl.org.tr/beko/mac.asp?mac=1EA817&sezon=2011-2012
Türkiye Basketbol Ligleri Resmi Sitesi:
http://www.tbl.org.tr/beko/mac.asp?mac=1EA817&sezon=2011-2012